Eveet bir Steven Spielberg filmiyle karşı karşıyayız. Bir insan nasıl olur da hem 72 yaşında olup hem de bu kadar genç bir ruha sahip olur? Bu sorunun cevabını sorgulayacağınız bir film izleyeceksiniz. Hazır olun.
Hadi başlayalım. Yıl 2045. İnsanlar gerçek dünya yerine Oasis adı verilen sanal bir dünyada vakitlerini geçiriyorlar. Oasis'te her bir insanın avatarı var. Herkes kendini istediği formda, istediği fizikte yaratabiliyor. Yani efendim kendinizi sarışın, esmer, uzun, kısa, canavar, uzaylı, emo, hippi... pek çok şekilde yaratabiliyorsunuz. Mesela kıyafetinizden, saçınızdan mı sıkıldınız? Bunu bir miktar jeton karşılığında değiştirebilirsiniz. Tabi jeton kazanmak istiyorsanız, yarışlara katılıp kazanmak durumundasınız. Yani anlayacağınız bu dünyada da bir şeyleri elde etmek için çalışmak zorundasınız. Tabi her şey böyle tek düze gitmiyor. Asıl olay, Oasis’in kurucularından birinin ölmesiyle ve ardında gizemli bir kaset bırakmasıyla başlıyor. Kasete göre, Oasis’teki oyun yarışlarının içerisine 3 tane anahtar gizlenmiştir ve 3 anahtara sahip olan Oasis’in gerçek hayattaki sahibi olacaktır. Her şey tam da burada şekillenmeye başlıyor. Ana karakterimiz Wade ya da Oasis’teki adıyla Parzival. Her filmin olmazsa olmazı kötü karakterlerimiz Şirketin diğer hissedarı.. Oyundaki anahtarları ele geçirip Oasis’e tek başına hükmetmek için her türlü yolu denemekten geri durmayacaktır. Hatta bunun için bir şirket dolusu adam çalıştırmaktadır. Filmde Wade ve arkadaşlarının şirkete karşı hem gerçek dünyada hem de sanal dünya Oasis’te verdiği mücadeleyi izliyoruz.
Gelelim yorumuma,
Eğer çocukluğunuz benim gibi atari ve playstation oynamakla geçmişse filme bayılacaksınız. Çünkü bu oyun sizleri çocukluğunuza geri götürüyor. Gta oynayan herkes bilir, sokaktaki insanları öldürünce paralar ölen insanın üzerinde uçardı ve biz gider o paraları doğruca kasamıza yollardık. Aynı sahneyi ve daha pek çok oyun sahnesini filmi izlerken yeniden yaşayacaksınız. Filmdeki oyun göndermeleri o kadar başarılı ki; Zaman tüneline girmekten farksız..
Filmi izlerken büyük beklentileriniz olmazsa çok zevk alacağınızın garantisini verebilirim. İçinde yaşadığımız dünyadan 2.5 saat de olsa sizi soyutlayacak ve başka evrenlerin kapısını açacak bir film. Beklendiği gibi başlıyor, beklendiği gibi devam ediyor ve beklendiği gibi bitiyor. Ne daha azı ne daha fazlası. Benim söyleyeceklerim bu kadar. Geleceğe gitmeyi beklerken geçmişe yolculuk etmek isteyen herkese bir an önce izlemesini tavsiye ederim.
Sevgiler.
Derya YURTERİ
| Senaryo : | 8.0 |
| Oyunculuk : | 7.0 |
| Akıcılık : | 8.0 |
| Görsel Kalite : | 9.0 |
| Müzik : | 7.5 |
| MAZLUM PUANI : | 8.0 |
0 yorum :
Yorum Gönder