Star Wars efsanesinin yedinci filminin vizyona girdiği şu günlerde, her yerde bu filmle ilgili haberlere rastlar olduk. Yakın zamanda görmüş olduğum bir resim, bana yıllar önce izlemiş olduğum Blade Runner - Bıçak Sırtı filmini aklıma getirdi. Ben de filmi yeniden izleyip, yazmaya karar verdim.
Philip K. Dick'in ilk kez 1968 yılında yayınlanmış olan "Android'ler Elektrikli Koyun Düşler mi?" isimli romanından uyarlanan Blade Runner filmi, 1982 yılında vizyona girmiştir. Film, 1993 yılında Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi tarafından "kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli" filmler arasına seçilerek ABD Ulusal Film Arşivi'nde muhafaza edilmesine karar verilmiştir.
Kısaca filmin konusundan bahsedelim. Hikaye 2019 yılında Los Angeles'te geçmektedir. İnsanoğlu artık uzaya yerleşmiş ve çeşitli yerlerde koloniler kurmuştur. Ancak ilk kez yapılacak keşif gezilerinde, olası tehlikelerin önüne geçmek için replicant ( filmde kopyalar diye adlandırılmaktadır ) adı verilen insansı robotlar kullanılmaktadır. Bu robotlar Tyrell şirketi tarafından üretilmektedir. Şirketin üretmekte olduğu en gelişmiş kopyalar olan Nexus 6'ların yaşam süreleri sadece 4 yıldır. Bir şekilde Nexus 6 serisi kopyalar, zaman geçtikçe insan duyguları geliştirmeye başlar. Nexus 6 savaş timinin, kolonilerin birinde isyan çıkarması üzerine, kopyalar, dünya üzerinde yasaklanır. Dünyaya gelen kopyalar ismine Blade Runner isimli avcılar tarafından avlanmaya başlar. Roy Batty ( Rutger Hauer ) isimli kopyanın dünyaya gelmesi ve yaratıcıları Dr. Eldon Tyrell'ın ( Joe Turkel ) peşine düşmesi ile macera başlayacaktır. Bu kopyanın da peşine Rick Deckard ( Harrison Ford ) düşecektir.
Öncelikle filmin uyarlanmış olduğu kitabı okumadığımı belirterek, filmle ilgili düşüncelerimi sizlerle paylaşmak isterim. Her ne kadar zamanına göre ilginç ve sürükleyici bir konu üzerine inşa edilmiş olsa da hikaye anlatımı ile ilgili aynı başarılı şeylere söylemek pek de mümkün görünmemektedir. Zira film son derece sıkıcı ve durağan giden bir hikaye anlatımına sahiptir. Aksiyon sahnelerinin filmin genelinde çok az yer tuttuğuna ve bu az olan sahnelerin de çok kötü şekilde kurgulandığını söyleyebilirim. Her ne kadar aksiyon içermeyen saf bilim-kurgu filmlerinin hayranı olsam da ( 2001: A Space Odyssey ve Dune gibi ) bu filmi çok sevemediğimi belirtmek isterim.
Görsel efektler olarak zamanının ötesinde bir film olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Hatta filmin en beğendiğim yanının görsel efektler olduğunu belirtmek isterim. Dış mekan ve araç tasarımları gayet başarılıdır.
Sonuç olarak klasik olmuş, pek çok sinemasever tarafından beğenilmiş ( ben beğenmemiş olsam da ) ve kült bilim-kurgu filmi olarak görülmekte olan bu filmi izleyip izlememek size kalmıştır.
0 yorum :
Yorum Gönder