Fransız yazar Pierre Boule’un ciddi toplumsal eleştiriler barındıran "La Planete des Singes" isimli romanından uyarlanan Maymunlar Cehennemi filmi, vizyona girdiği 1968 yılında büyük yankı uyandırmıştır. Bu etkileyici hikaye, ilk filmin ardından pek çok kez daha beyazperdeye uyarlanmıştır.
Neyse lafı fazla uzatmadan gelelim filmin konusuna. Taylor ( Charlton Heston ), Landon ( Robert Gunner ), Dodge ( Jeff Burton ) ve Stewart ( Dianne Stanley ) evrenin ücra köşelerini araştırmakla görevleri bir gurup astronottur. Görevleri gereği sekiz aydır ışık hızında uzayda yolculuk etmektedirler. Tespitlerine göre, ışık hızında hareket ettiklerinden dolayı kendileri sadece sekiz ay yaşlanmış olsalar da dünya zamanına göre yaklaşık olarak iki bin yıl geçmiştir. Sonrasında yaşadıklar bir arıza sonucunda Orion takım yıldızında bulunan bir gezegene düşerler. Bu kazadan sadece Taylor, Landon ve Dodge kurtulmuştur. Zira Stewart'ın yaşam destek ünitesi daha uzaydayken bozulmuştur ve Stewart, daha gezegene düşmeden çok önce ölmüştür. Gezegene iner inmez araştırmalara başlayan ekip, yaşam arayışına başlamıştır. Tesadüf sonucu, bu gezegende yaşayan ilkel insanlarla karşılaşırlar. Dahası gezegenin üstün ırkı maymunlarla da karşılaşmışlardır. İnsanlar, maymunlar tarafından avlanmakta, bilimsel deneylerde kobay olarak kullanılmaktadır. Yine bir av sırasında Dodge öldürülür. Taylor ve Landon esir edilir. Başlarda Taylor, boynundan vurulduğu için konuşamamaktadır. Landon ise bilimsel deneyler sonucunda adeta yaşayan ölüye dönüşmüştür. Zamanla iyileşen Taylor, konuşmaya ve maymunlarla iletişime geçmeye başlar. Ancak maymun toplumunun önde gelenleri, Taylor'ın varlığının, kendi toplumlarını tehlikeye attığını düşünmektedirler. Toplumun devamını sağlamak için Taylor'ın yok edilmesi gerektiğine inanan maymunların karşısına Zira ( Kim Hunter ) ve Lucius ( Lou Wagner ) isimli iki maymun çıkacaktır. Zira ve Lucius'un yardımlarıyla esir hayatından kurtulan Taylor, gerçeği ararken hiç beklemediği bir sonla karşılaşacaktır.
Son derece etkileyici bir hikaye üzerine inşa edilmiş, alınması gereken önemli dersler içeren mükemmel bir film dersem yanlış söylemiş olmam herhalde. Filmin, içerdiği bu önem dolayısıyla Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi tarafından "kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli" filmler arasına seçildiğini ve ABD Ulusal Film Arşivi'nde muhafaza edilmesine karar verildiğini de hatırlatmak isterim. Özellikle evrim teorisine yapılan göndermeler, insanların yaratılışı ile ilgili bilim ve dinin çatışması, filmin ana konusunu oluşturmaktadır. Diğer taraftan insanların bilimsel çalışmalar sonucunda elde ettikleri ile bu çalışmalar sonucunda dünyanın geldiği/gelebileceği durumun karşılıklı olarak değerlendirilmesi gerektiği gibi dersleri içeren etkileyici bir filmdir.
Günümüz bilim-kurgu filmlerinin aksine sırtını bol aksiyona dayamayan, sağlam hikayesi ile seyirciyi kendisine bağlayan film, görsel efektler, kostüm ve makyaj bakımından da izleyiciyi kendisine hayran bırakmaktadır.
Diğer Planet Of The Apes filmlerinde maymunların vahşiliği ve gücü, zekalarına kıyasla daha ön planda tutulmaktayken, bu filmde maymunların zekalarının ön planda tutulması doğru bir tercih olmuştur düşüncesindeyim.
Sonuç olarak mutlaka izlenmesi ve önemli dersler çıkarılması gereken filmlerin başında gelmektedir. Hala izlemediyseniz ilk fırsatta izleyin.
0 yorum :
Yorum Gönder