Apollo 18: Ölüm Yolculuğu [2012]


Ay'a, 1972 yılından beri neden gitmediğimizin açıklaması...
                                                                                         
Nasa, 1961 ile 1975 yılları arasında Apollo Projesi kapsamında Ay'a 17 adet insanlı uçuş gerçekleştirmiştir. Bildiğiniz üzere 20 Temmuz 1969 tarihinde ise Neil Armstorng, Apollo 11 ile Ay'a ilk ayak basan insan olmuştur. En son insanlı uçuş ise 7 Aralık 1972 tarihinde Apollo 17 ile gerçekleştirilmiş ve Apollo projesi 1975 yılında sonlandırılmıştır. Yapılan bu Ay yolculukları sırasında da kilolarca Ay taşı da Dünyaya getirilmiş durumdadır. 

Aslına bakacak olursanız, biraz araştırma yaptığınızda kaybolan Ay taşları ile ilgili pek çok farklı tarzda komplo teorisinin oluşturulmuş olduğunu göreceksinizdir. 

İşte Apollo 18: Ölüm Yolculuğu filmi de aslında bu kaybolan Ay taşları fikrinden hareketle çekilmiş bir filmdir. Ve bu film, aslında Nasa'nın Apollo 18 ile Ay'a gizli bir araştırma görevi düzenlediği ve bu araştırmanın bir felaket ile sonuçlandığı temeli üzerine kurulmuştur. Bunu da yaparken gizli bir video kaydının bulunduğuna ve bu kayıtta Apollo 18 görevinden bahsedilmesine dayanmaktadır.

Neyse lafı fazla uzatmadan filmin konusundan bahsedelim. 1974 yılının Aralık ayında Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanlığı tarafından gizli bir görevle Ay'a iki astronot gönderilir. Bu iki astronotun görevi, Ay'da gerçekleşen garip olayları araştırmak ve bu olayların arkasındaki gizli gerçeği bulmaktır. Ancak zaman ilerledikçe, astronotlar Ay'da yalnız olmadıklarını fark edeceklerdir. 

Filmi izlediğinizde pek çok farklı tarzda bilim-kurgu filminden bir şeyler bulmak mümkün. Zaman zaman Val Kilmer'ın oynadığı Red Planet filminden zaman zaman da ünlü Alien serisinden izler yakalamak mümkün. Hatta bu örneklere 2010 yılında çekilmiş olan Moon filmini de eklemek mümkündür. Ancak farklı filmlerden izler yakalamak belki de Apollo 18 filminin en büyük artısıdır. Zira orijinal bir hikaye ile bu farklı fikirlerin birleştirilmesi, filmi taklitçilikten kurtarmıştır. 

Diğer taraftan filmin etkililiğini artıran en önemli etmen ise kesinlikle filmin çekim yöntemidir. Film, baştan sonra el kamerası ile çekilmiştir. Zaman zaman da Apollo 18'in dış kameralarından alınan görüntüler kullanılmıştır. Zaten dar bir ortam olan uzay aracının içinde el kamerasının kullanılması, filmin gerilimli yapısının artmasını sağlamıştır. Bu tarz bir çekim yönteminin kullanılması, aralarda geçmiş gizli video kayıtlarının gösterilmesi, seyircide "acaba?" sorusunun oluşmasını sağlamıştır. Hele ki filmin bu soruların artmasını sağlayacak şekilde bitmesi ise güzel düşünülmüş bir detaydır.

Sonuç olarak orijinal hikayesi ile benzeri bilim-kurgu filmlerinden ayrılan, farklı çekim tarzlı ile sağlam bir gerilime sahip olan bu filmi, izlemenizi tavsiye ederim.

Apollo 18 (2011) on IMDb

Google Plus'ta Paylaş

Mehmet Nar

Bu site dizi ve filmlerle ilgili rehber olma amacıyla bir grup amatör tarafından güncellenmektedir.
    Blogger YORUMLARI
    Facebook YORUMLARI

0 yorum :

Yorum Gönder