İnsanoğlunun ölümsüzlüğe ulaşma ütopyası bu zamana kadar pek çok masala, efsaneye, hikayeye, romana, filme ve bilimsel araştırmaya konu olmuştur ve olmaya da devam etmektedir.
İşte yönetmenliğini Tarsem Singh'in yaptığı ve başrollerinde Ryan Reynolds, Matthew Goode ve Ben Kingsley'in yer aldığı "Self/less" filmi, ölümsüzlük konusu üzerine inşa edilmiş, son derece etkileyici bir film.
Kısaca filmin konusundan bahsetmek gerekirse. Damian ( Ben Kingsley ) altmışlı yaşlarında kariyerinin zirvesinde bir mimar ve iş adamıdır. Amerika'nın en zengin insanlarından biri olan Damian hayatının son günlerini yaşamaktadır. Zira kanser hastalığı tüm vücuduna yayılmış durumdadır. Fazla çaresi kalmayan Damian, bir şekilde haberdar olduğu deneysel bir tedaviyi uygulamaya karar verir. Bu tedavi için Dr. Albright ( Matthew Goode ) ile iletişime geçer. Son derece gizli ve pahalı olan bu tedavi sonrasında Damian, genç bir bedende ( Ryan Reynolds ) gözlerini açar. Kısaca Damian'ın hafızası, laboratuvar ortamında yetiştirilmiş bir bedene aktarılmıştır. Ancak zaman geçtikçe Damian, Dr. Albright'ın anlattıklarının gerçek olmadığını anlamaya başlayacaktır.
Her geçen gün yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi ile birlikte pek çok hastalığın çaresi de bulunmaktadır. Kısacası tıbbın ilerlemesi ile birlikte insan ömrü de ona paralel olarak uzamaktadır. İşte tıp alanında bu bilimsel gelişmeler, bilim-kurgu sinemasına da ilham kaynağı olmaya devam etmekte.
Self/less filmi de bu ölümsüzlük olgusunu kibir, vicdan, ahlak, etik, fedakarlık gibi kavramları kendisine temel alarak sorgulamaya çalışıyor. İşte bu kavramlar, artık klasik olmuş bir konudan hareket ediyor olsa da filmi benzerlerinden ayıran temel özellikler olarak karşımıza çıkıyor.
Tüm bu iyi işlenmiş hikayeyi destekleyen aksiyonu ise izleyicinin filmden sıkılmamasını sağlıyor. Sıkıcılıktan uzak sürükleyici hikayesi ile filmin son derece sağlam bir iş çıkardığını rahatlıkla söyleyebilirim.
Tüm bu iyi işlenmiş hikayeyi destekleyen aksiyonu ise izleyicinin filmden sıkılmamasını sağlıyor. Sıkıcılıktan uzak sürükleyici hikayesi ile filmin son derece sağlam bir iş çıkardığını rahatlıkla söyleyebilirim.
Diğer taraftan iyi kurgulanmış ve işlenmiş hikayesine paralel olarak yaratılmış karakterler de filmin etkisini arttıran bir diğer faktör olarak karşımıza çıkıyor. Hırslı, ihtiraslı, bencil ve para kazanma arzusu ile ailesine bile sırt çevirmiş olan yaşlı Damian; tüm bunların anlamsız olduğunu geç de olsa anlamaya başlayan genç Damian ve her ikisinin de karşısında, çıkarcılığı ile birlikte dünyayı daha iyi bir yer yapma çabasında olan Dr. Albright karakterleri gerçekten de son derece akıllıca düşünülmüş karakterler olarak karşımıza çıkıyor.
Sonuç olarak izlemenizi tavsiye ederim.
0 yorum :
Yorum Gönder