Whiplash [2014]

Sadece caz müzik severlerin değil sinemaya gönül vermiş herkesin mutlaka izlemesi gereken muhteşem bir film Whiplash. Başarılı kurgusuyla, akıllıca düşünülmüş diyaloglarıyla, gerilimli hikaye anlatımıyla ve de muhteşem müzikleri ile seyirciyi ekran başına kilitlemeyi başaran son derece etkili bir film.

Film muazzam bir sahne ile "pat" diye damdan düşer gibi başlıyor. Küçük yaşlardan itibaren bateri çalmaya başlayan ve ileride bu alanda en iyi olmayı hedefleyen Andrew'un ( Miles Teller ) ülkenin en iyi müzik okulu olarak gördüğü Shcarffer Konservatuarı'nın bodrumunda, ter içinde çalışması ile film giriş yapar. Andrew, çalışırken odaya birden öğrencilerin korkulu rüyası olan caz öğretmeni Terrence Fletcher ( J.K. Simmons ) girer. Andrew'un başarılı performansına rağmen Terrence Fletcher'ın umursamaz tavrı, filmin nasıl bir yol izleyeceğini az çok biz izleyicilere gösterir niteliktedir. Aradan zaman geçer ve Fletcher, Andrew'ü okulun en parlak öğrencilerinin seçildiği ve sürekli yeni yarışmalara hazırlanan "studio band"e seçer. Andrew, ilk başlarda bu sınıfa dahil olduğu için çok mutludur. Ancak zaman geçtikçe Fletcher'in insan sınırlarını hem fiziken hem de psikolojik olarak zorlayan eğitim tekniği ile yüz yüze gelmek zorunda kalacaktır. Zira Fletcher, en ufak bir hatayı dahi affetmeyen, küfürbaz ve kaba bir öğretmendir. Fletcher'ın bu baskın kişiliğine Andrew de inatçılığı ile karşı koymaya çalışacaktır. İkilinin bu garip ilişkisi, ileride mantık dışı olayların da gelişmesine neden olacaktır.

Filmin öncelikle caz tarihinin gelmiş geçmiş en büyük saksafoncusu olarak kabul edilen ve bebop caz türünün kurucusu olan Charles "Bird" Parker ve onun hocası olan Jo Jones arasındaki ilişkinin modern bir uyarlaması gibi olduğunu belirtmek isterim. Zira en iyinin ortaya çıkması için insanların sınırlarını zorlaması ve bu sınırları aşması gerektiği ana fikri, sürekli olarak Charles "Bird" Parker ve Jo Jones arasındaki ilişkiden hareketle sinemaseverlere verilmeye çalışılmaktadır. Bu ikili arasındaki ilişkiden hareketle Fletcher da kendi Charles Parker'ını aramaktadır ve bu amaçla öğrencilerini zorlamaktadır. Filmin hikayesi de bu fikir etrafında dolanmaktadır.

Filmin etkisini arttıran en önemli unsur hiç şüphesiz Terrence Fletcher karakterine can veren J.K. Simmons'ın muhteşen oyunculuğudur. Zira J.K. Simmons'ın hafif psikopat, küfürbaz, karizmatik ve sertliği ile tüm öğrencilerini muma çeviren öğretmen Terrence Fletcher karakterine ayrı bir ruh katmış olduğunu belirtmek isterim. Bu muhteşem performans ile J.K. Simmons'ın En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscar'ına ve En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Altın Küre ödülüne layık görülmüştür.

Film ile verilmek istenen derslerde caz ve bateri unsuru adeta bir araç olarak kullanılmıştır. Film, sahip olduğu sağlam hikaye kurgusu ile bu unsurları öyle etkili bir şekilde kullanmıştır ki başka hiç bir şeye ihtiyaç duymadan seyirciyi ekran başına kilitlemeyi başarmıştır. Diğer taraftan bu iki unsurun filme ayrı bir dinamizm kattığını ve bu sayede filmin etkinliğinin çok yukarılara çıkmış olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Ana hikayeyi caz ve baterinin sırtına yükleyen film adeta bir caz konseri niteliğindedir.

Sonuç olarak caz müziği sevin ya da sevmeyin mutlaka izlemeniz gereken bir film olduğunu rahatlıklar söyleyebilirim. İzlemediyseniz en kısa zamanda izleyin.

Whiplash (2014) on IMDb

Google Plus'ta Paylaş

Mehmet Nar

Bu site dizi ve filmlerle ilgili rehber olma amacıyla bir grup amatör tarafından güncellenmektedir.
    Blogger YORUMLARI
    Facebook YORUMLARI

0 yorum :

Yorum Gönder