Taşıyıcı Frank Martin'in maceraları kaldığı yerden, tüm hızıyla devam ediyor. Bu sefer macera Fransa'dan Miami'ye taşınıyor.
İlk filmde izlediğimiz insan kaçakçılığı olayının ardından Miami'ye taşınan Frank ( Jason Statham ) burada Billings ailesinin daha doğrusu ailenin altı yaşındaki çocukları Jack'in şoförlüğünü yapmaya başlamıştır. Her şey yolunda giderken işler Jack'in kaçırılmasıyla bir anda karışacaktır. Zira Jack'i, ilk aşamada Frank kaçırmış gibi görünmektedir. Herkes, Jack'in fidye için kaçırıldığını düşünse de işler hiç de göründüğü gibi değildir. Bu arada Frank, hem Jack'i kurtarmak hem de adını temize çıkarmak için bir kez daha sahip olduğu özel yeteneklerini kullanmak zorunda kalacaktır.
İlk filme nazaran daha iyi bir hikaye üzerine inşa edilmiş olan bu devam filmi, izleyenlere yine sınırsız bir aksiyon izlettiriyor. Düşmeyen temposu ve izleyicisine nefes alacak vakit dahi tanımayan aksiyonu, filmin belki de en büyük artısıdır düşüncesindeyim. Tüm bunların üzerine Jason Statham'ın karizmatik ve etkileyici oyunculuğunun eklenmesi ile birlikte ortaya sağlam bir aksiyon-macera filmi çıkmaktadır. Ancak yine de hatırlatmak isterim ki mantık hatalarına takılıp, "bu kadar da olmaz ki kardeşim" diyerek filmi izleyecekseniz, bu film size göre değil; uzak durun derim. Kısacası fazla kafa yormadan aksiyona dalıp gideyim diyecek olan aksiyonseverlere göre bir film olduğunu belirtmek isterim.
Sonuç olarak, abartılı sahnelerine rağmen izleyicisi sıkmadan kendisini izlettirmeyi başaran bu filmi, boş vaktinizi öldürmek için izleyebilirsiniz. İzleyin, pişman olmazsınız düşüncesindeyim.
0 yorum :
Yorum Gönder