Serinin ikinci filmi tam da kaldığı yerden başlıyor. Dağılan kardeşlik elemanları kendilerini yeni müttefikler bularak yollarına devam etmektedirler. Frodo ve Sam daha önce yüzüğün sahibi olan Gollum'u ( Simeagol ) yakalamışlar ve Gollum'un onlara rehberlik etmesi sözüne karşılık öldürmemişlerdir. Diğer yandan Aragorn, Legolas ve Gimli, Rohan topraklarında süvariler tarafından öldürülen Uruk-hai'lerin elinden kaçmayı başaran Pippin ve Merry'nin izlerini sürerken ormanda, Balrog'la savaşından galip çıkan ve görevini tamamlaması için tekrar gönderilen Gandalf ile karşılaşırlar. Birlikte zihni Saruman'ın kontrolünde olan Rohan Kralı Theoden'e doğru yola çıkarlar ve O'nu kurtarırlar. Ent'lerden Ağaçsakal tarafından yakalanan ve Ak Büyücü diyerek Gandalf'a götürülen Pippin ve Merry, Ağaçsakal'ın gözetiminde güvenli bir yere götürülmeleri için bırakılmıştır. İkinci filmde, Theoden'in kurtarılması sonucunda Rohan'ın kontrolünü kaybeden Saruman'ın tüm kuvvetiyle bu ülkeye saldırarak almaya çalışması anlatılıyor gibi gözükse de aslen Sauron'un en büyük kozlarından birinin yani Saruman'ın yok edilişi işlenmiştir diyebilirim.
Bir tarafta dağılan kardeşliğe karşı, Rohan'ın vermiş olduğu destek ki kendileri zaten fiilen savaştalar, diğer tarafta ise "dördüncü günün şafağında doğuya bakın" diyerek Rohan Süvarilerini bulmak için giden Gandalf'ında yokluğunda, askeri olmayan, savunmasız durumdaki Miğfer Dibi kalesine savunmak için Orman Elf'lerinin yardıma gelmesi, Saruman gibi bir gücü kaybeden Sauron'a karşı, Orta Dünya halklarının hala direnebilmesi açısından çok önemlidir.
Saruman'ın Ordusu Miğfer Dibin'de Gandalf ve Rohan Süvarileri tarafından dağıtılırken, Pippin ve Merry'nin Entleri, Ormandaki kesilmiş ağaçları göstermek suretiyle Saruman'a karşı savaşa sokmasıyla Sauron'un ciddi güç kaybetmesine neden olmuştur. Ama yine de çok güçlüdür ne olursa olsun her şeyi gören göz hala açıktır. Ve bu gözden kaçmaya çalışan, görünmeden Mordor'a girmeye çalışan Frodo ve Sam hala bir umutla yola devam etmeye çalışmaktadır.
Frodo ve Sam, Simeagol'un rehberliğinde Mordor'un Kara Kapılarına kadar gelmiş ancak içeriye girememişlerdir. Simeagol'un kendi çıkarları doğrultusunda gizli bir geçidin varlığını söylemesi üzerine o tarafa yönelmelerinin sadakat, arkadaşlık, cesaret ve kader gibi kavramları sorgulamalarına yol açacağını kim bilebilir ki?
Her şeye rağmen kardeşlikten yola çıkan kahramanların yeni müttefiklerle belki daha da güçlenerek yollarında ilerlemeleri, Aragorn'un insanlara verdiği destek, aldığı kararların onu zaten kaderi olan tahta daha da yaklaştırması, üçüncü film için beklentinin daha yüksek olmasına neden olsa da yapımcılar bence bu beklentiyi fazlasıyla karşılamış diye düşünüyorum.
Sinan Özgür AYDIN.
Sinan Özgür AYDIN.
0 yorum :
Yorum Gönder