Dinozorların soylarının neden tükendiği ile ilgili pek çok farklı teori okumuşsunuzdur. Yaşanan buz devri veya Dünyaya meteor çarpması belki de bu teorilerden en yaygın olanlarıdır. Peki dinozorlar günümüzde yaşamaya devam etseydi neler olurdu? Gelişen teknoloji ile birlikte hayvanat bahçelerinde dinozorları da görme şansı yakalasaydık güzel olur muydu? İşte yönetmenliğini Steven Spielberg'ün yaptığı Jurassic Park filminde tüm bu soruların cevabını alıyoruz.
John Hammond'ın (Richard Attenborough) en büyük hayali olan Jurassic Park'ın açılmasına çok az bir zaman kalmıştır. Ancak Jurassic Park, sıradan bir hayvanat bahçesi değildir. Zira bu parkta genetik yolla yeniden yaratılmış dinozorlar ikamet etmektedir. Fosilleşmiş bir sivrisinekten elde edilen dinozor DNA'sı sayesinde dinozorların yeniden hayata dönmesini sağlamış olan John Hammond, artık en büyük hayalini gerçekleştirmek üzeredir. Parkın açılışından önce John Hammond'un test ziyaretçileri avukat Donald Gennaro (Martin Ferrero), matematikçi Dr. Ian Malcolm (Jeff Goldblum), dinozor uzmanı Dr. Alan Grant (Sam Neill) ve bitkibilimci Dr. Ellie Sattler (Laura Dern) ile Hammond'un torunları olacaktır. Başlarda her şey yolunda gitmekteyken yaşanan bir takım entrikalar sonucunda parkta her şey bir anda alt üst olacaktır. Parkın güvenlik sisteminin de çökmesiyle tüm dinozorlar serbest kalacaktır. Turistik ada gezisi bir anda büyük bir hayatta kalma mücadelesine dönüşecektir.
Gerek son derece orijinal hikayesi gerekse de zamanının çok ötesindeki görsel efektleri ile sinemanın kült filmleri arasında yerini almış olan Jurassic Park; eğlence, merak, gerilim ve aksiyonu mükemmel bir şekilde harmanlamaktadır. Kurgusal başarı sayesinde film, 7'den 77'ye herkese hitap etmektedir. Ki Jurassic Park'ın, vizyona girmesinin üzerinden yaklaşık olarak çeyrek yüz yıl geçmiş olmasına rağmen türünün en iyilerinden biri olarak kalmasını sağlayan şey de budur düşüncesindeyim.
Sonuç olarak ölmeden mutlaka izlenmesi ve arşivde bulundurulması gereken filmlerden biridir.
0 yorum :
Yorum Gönder