X-Men: Apocalypse [2016]


Marvel sinematik evreni, her yıl vizyona giren yeni filmlerle genişlemeye devam ediyor. İşte halkaya dahil olan son film de 19 Mayıs'ta vizyona girmiş olan "X-Men: Apocalypse" filmi. Filmde, Marvel çizgi roman dünyasının ilk mutantı olan En Sabah Nur'un yeniden yükselişine şahitlik edeceğiz.

Milattan önce 3600 yılında, Mısır'da hikayeye görkemli bir şekilde giriş yapan film, tanrı-kral En Sabah Nur'u gözler önüne seriyor. Dünyanın ilk mutantı olan  En Sabah Nur, ölümsüzlüğün sırrını çözmüştür. Daha doğrusu zihnini başka vücutlara aktararak hayatta kalmayı başarmaktadır. İşte böyle bir tören esnasında genç bir bedene zihnini aktarırken ihanete uğrayan En Sabah Nur, yaklaşık olarak 5000 yıllık bir uykuya dalmak zorunda kalır. Aradan uzun yıllar geçer ve hikaye 1983 yılına, "X-Men: Geçmiş Günler Gelecek" filminin on yıl sonrasına taşınır. Tüm dünya artık mutantlarla tanışmıştır. Ancak yine de insanlarla mutantlar arasında büyük bir sıkıntı bulunmamaktadır. Professor Charles Xavier ( James McAvoy ) hayalini kurduğu okulu açmış ve yetenekli gençleri yetiştirmeye başlamıştır. Erik Lehnsherr ( Michael Fassbender ) ise izini kaybettirmiş ve bir aile kurmuştur. Karısı ve kızı ile mutlu bir hayat sürmektedir. Hank McCoy ( Nicholas Hoult ) ise Dr. Xavier'in yanında öğretmenlik yapmaktadır. Raven ( Jennifer Lawrence ) ise son yaptıkları ile mutantlar arasında büyük bir kahraman olarak görülmektedir. İşte bu huzurlu hava, En Sabah Nur'un, derin uykusundan uyanması ile bir anda bozulacaktır. Geldiği dünyayı beğenmeyen En Sabah Nur, yeni bir dünya düzeni yaratmak için var olan dünyayı yok etmeye karar verir. 

Hikaye olarak Marvel evreninin ilk mutantı olan En Sabah Nur'u yani nam-ı diğer Apocalypse'i beyazperdeye taşıyor oluşu ve X-Men hikayesini çok farklı bir seviyeye taşımış olan "X-Men: Geçmiş Günler Gelecek" filminin devam filmi olması sebebiyle beklentilerin çok yüksek olduğu film, maalesef bu beklentileri karşılamanın uzağındadır. Hikayenin basit ve çok yavan işlenmiş olması, beklentileri karşılayamamanın başlıca sebebidir. En Sabah Nur'un yeniden uyanışının oldu bittiye getirilmesi, huzuru bulmuş Erik Lehnsherr'ın yeniden Magneto'ya dönüşmesinde sürekli aynı tarz olayların yaşanması, Dr. Xavier ile Erik arasında aynı diyalogların yaşanması ve final dövüşünün iyi kurgulanamamış olması filme çok puan kaybettirmektedir düşüncesindeyim. 

Gelelim filmin beğendiğim yanlarına. İyisiyle kötüsüyle En Sabah Nur'u izlemek; Storm, Angel, Cyclops, Nightcrawler gibi karakterlerin gençlik hallerini görmek, kısa bir süre de olsa Wolverine'i izlemek filmin beğendiğim yönleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Star Wars filmlerine ve Kara Şimşek dizisine yapılan göndermeler de çok başarılıdır. Ayrıca özellikle Quicksilver'ın ( Evan Peters ) hikayedeki rolünün arttırılması tercihini çok beğendiğimi belirtmek isterim. Zira filmin, önceki Marvel filmlerine göre espri düzeyinin düşük olduğunu düşünürsek, Quicksilver'ın yer aldığı sahnelerin seyircinin yüzünü gülümsetmek için gayet başarılı bir iş çıkardığını söylemek isterim. Tüm bunların yanında görsel efektlerin ve film müziklerinin çok başarılı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.

Sonuç olarak ne olursa olsun gişede büyük başarı yakalayacağını düşündüğüm bu filmi mutlaka izlemelisiniz düşüncesindeyim. Ancak beklentilerinizi biraz düşük tutmanızı tavsiye ederim. 

X-Men: Apocalypse (2016) on IMDb


Google Plus'ta Paylaş

Mehmet Nar

Bu site dizi ve filmlerle ilgili rehber olma amacıyla bir grup amatör tarafından güncellenmektedir.
    Blogger YORUMLARI
    Facebook YORUMLARI

0 yorum :

Yorum Gönder