Bourne serisinin beşinci filminde macera ve aksiyon kaldığı yerden devam ediyor. Ki aradan geçen dokuz yılın ardından Matt Damon'ın Jason Bourne rolüyle seriye geri dönmesi ile filme olan beklentiler daha da yukarılara çıkıyor düşüncesindeyim. Peki serinin beşinci filmi, bu beklentileri karşılayabildi mi ? Sorunun yanıtını filmin hikayesini anlattıktan sonra vermeye çalışacağım.
Gelelim filmin konusuna. CIA'in yasa dışı yollarla yürüttüğü bir takım gizli operasyonlarını açığa çıkarmış olan Jason Bourne, inzivaya çekilerek gözlerden uzak bir yaşam sürmeye çalışmaktadır. Ancak Boure, ne kadar çabalarsa çabalasın geçmişi kendisini bırakmayacaktır. Eski bir CIA çalışanı olan Nicky Parsons'un CIA veri tabanını hacklemesi ve Jason Bourne ile ilgili gizli dosyalara ulaşması ile macera yeniden başlayacaktır. Nicky'nin, elde ettiği gizli dosyaları Jason Bourne'na ilettikten sonra ölmesi üzerine Atina'dan Berlin'e Londra'dan Las Vegas'a uzanan büyük bir kovalamacanın start aldığı filmde, Jason Bourne bir kez daha geçmişi ile yüzleşmek zorunda kalacaktır.
Dile kolay; aradan geçen dokuz yılın ardından Matt Damon'ı yeniden Jason Bourne rolünde izlediğimiz serinin beşinci filmi, sağlam aksiyonuna rağmen basit denebilecek hikayesi ile beklentileri tam olarak karşılayamamıştır düşüncesindeyim. Zira Jason Bourne'un olayların içine yeniden dahil edilme sebebi adeta oldu bittiye getirilmiş hatta geçiştirilmiştir. Sürekli olarak geçmişte yaşanmış olaylar yüzünden kedi fare oyununa dönen hikaye bir yerden sonra kendisini tekrarlamaya başlamakta ve bu durum da sıkıcı bir hal almaktadır.
Serinin önceki filmlerinin aksiyon ve gerilim dengesi gayet başarılı olsa da bu film için aynı şeyi söylemek pek de mümkün görünmemektedir. Zira filmin başında Atina'da yaşanan kovalamaca sahnesi ve finalde Vegas'ta yaşananlar dışında akılda kalan fazla bir sahne olmadığını düşünüyorum. Ki filmin aksiyonunun sadece araç kovalamaca sahnelerinden oluşması ve bu sahnelerde kullanılan kamera çekim tekniğinin izleyiciyi çok yorması da filme, benim açımdan, çok puan kaybettirmektedir.
Jason Bourne karakteri ile özdeşleşen Matt Damon, yine alışıldığı üzere başarılı bir performans ortaya koymuştur. Matt Damon'ın yanında Alicia Vikander'ın da filme ayrı bir hava kattığını belirtmek isterim. Seriye devam edilecekse Alicia Vikander'ın devam filmlerinde yeniden izleyeceğimizi tahmin ediyorum.
Sonuç olarak serinin hatırına izlenmesi gerekir düşüncesindeyim. Serinin dördüncü filminden iyi olsa da ilk üç filmin çok gerisinde olduğunu da aklınızdan çıkarmayın derim.
0 yorum :
Yorum Gönder