Amerika’nın tüm dünya çapında yürüttüğü ve pek çok kesim tarafından eleştirilen faaliyetleri haklı göstermek için kullandığı yöntemlerden biri de hiç şüphesiz sinema filmleridir. Ki Amerikan sinemasının erişebildiği kitleler düşünüldüğünde, bu yöntemin ne kadar etkili olduğunu anlamak güç değildir. İşte yönetmenliğini Wolfgang Petersen’in yaptığı ve başrollerinde Harrison Ford ve Gary Oldman’ın yer aldığı “Air Force One / Hava Kuvvetleri Bir” filminin de asıl amacı en nihayetinde Amerikan propagandası yapmaktır.
Neyse fazla politikaya girmeden gelelim filmimizin konusuna. Aşırı Sovyet milliyetçisi olan ve Sovyetler Birliğinin yeniden kurulması için tüm dünyayı yakıp yıkmaya hazır olan General Alexander Radek (Jürgen Prochnow ), Amerika ve Rusya’nın beraber yürüttüğü bir operasyon sonrasında Kazakistan’da yakalanır. Bu başarılı operasyon sonrasında Moskova’da Kremlin Sarayı’nda büyük bir kutlama düzenlenir. Bu kutlamada Amerikan Başkanı James Marshall ( Harrison Ford ) terörizme karşı “Sıfır Tolerans” politikasını açıklar. Sonrasında ülkesine dönme yolculuğu için Başkanlık Uçağına ( Air Force One ) atlayan başkan Marshall için her şey yolunda gidiyordur. Ancak uçağın, Almanya semalarında teröristlerce ele geçirilmesi ile işler karışacaktır. Uçakta çıkan büyük çatışma sonrasında Başkan Marshall, binbir güçlükle tahliye kabinine bindirilir ve kabin uçaktan tahliye edilir. Başkan, kurtulmuş olmasına rağmen karısı ve kızı uçaktaki tüm yolcularla birlikte rehine durumuna düşmüştür. Ivan Korshunov’un ( Gary Oldman ) önderliğindeki teröristlerin isteği ise General Alexander Radek’in serbest bırakılmasıdır. Ki bu durum gerçekleşene kadar her yarım saatte bir rehineyi öldürmekle tehdit etmektedirler. Herkesin eli kolu bağlı durumdadır. Ancak başkan Marshall, tahliye kabinine binmemiştir. Ailesini kurtarmak için uçakta kalan başkan, herkesin tek ümidi olup çıkmıştır. Eski onur madalyalı bir asker olması sebebiyle başkan Marshall teröristlerin başına büyük bir bela olacaktır.
Başta anlatmaya çalıştığım Amerikan propagandasını bir kenara koyacak olursak, filmin başarılı bir aksiyon filmi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Hikaye olarak basit ve sonu tahmin edilebilir bir hikaye üzerine inşa edilmiş olsa da sahip olduğu iyi aksiyonu ve gerilimli yapısı ile izleyiciyi ekran başına bağlamayı başaran film, sıkılmadan kendisini sonuna kadar izlettirmektedir.
Oyunculuk olarak Harrison Ford’un her zamanki gibi bir performans gösterdiğini rahatlıkla söyleyebilirim. Ancak burada da aslan payını kötü adam Ivan Korshunov’u canlandıran Gary Oldman’a vermek gerekir düşüncesindeyim. Zira hal ve hareketleri ile ve olaylar karşısında gösterdiği tepkileri ile Gary Oldman, adeta filmi tek başına alıp sırtlamaktadır.
Sonuç olarak aksiyon severlerin izlemesi gereken filmlerden biridir. Aradan geçen bunca zamana rağmen izlemediyseniz izlemenizi tavsiye ederim.
0 yorum :
Yorum Gönder