1977 yılında başlayan Star Wars macerası, gerek hikayesiyle gerek farklı felsefesiyle ve gerekse de her biri ayrı ayrı sevilen kült karakterleri ile kısa zamanda tüm dünyada büyük bir fenomen haline geldi. Orijinal üçlemeyi olayların öncesini anlatan ikinci üçleme takip etti. On yılı aşkın bir aradan sonra gelen serinin yedinci filmi ile yeni nesil de Star Wars evreni ile tanıştı. Şimdi sıra hikayesel olarak araları doldurmaya geldi. İşte "Rogue One: A Star Wars Story" filmi de bundan sonrasında bolca çekileceği açıklanan ara dönem filmlerinin ilki. Hikayesel olarak serinin üçüncü filmi "Revenge of the Sith/ Sith'in İntikamı" ile dördüncü filmi "A New Hope/Yeni Bir Umut" arasında bulunan film, Star Wars evreninin önemli simgelerinden biri olan Deathstar/Ölüm Yıldızı'nın nasıl ve kim tarafından yapıldığını ve bu yok edici silahın planlarının asilerin eline nasıl geçtiğini anlatıyor.
Neyse lafı fazla uzattım. Kısaca filmin konusundan bahsedeyim. Tüm galaksiye hükmetmek isteyen İmparatorluk, bu zamana kadar görülmemiş bir plan üzerinde çalışmaktadır. Bu planın kilit noktasında ise elini ayağını işten güçten çekmiş, karısı ve kızı ile gözlerden uzak, mutlu bir hayat yaşamakta olan mühendis Galen Erso ( Mads Mikkelsen ) durmaktadır. Ancak İmparatorluk kararlıdır ve Galen Erso, kendileri için çalışmak zorundadır. Galen, karısının ölümüne engel olamasa da kızını kurtarmış ancak kendisi İmparatorluk adına bir kez daha çalışmak zorunda kalmıştır. Aradan yıllar geçer ve İmparatorluğun ölümcül silahı tamamlanmak üzeredir. Bu arada Galen Erso, bir pilot aracılığı ile kızı Jyn'i ( Felicity Jones ) büyüten eski dostu Saw Gerrera'ya ( Forest Whitaker ) gizli bir mesaj iletir. Saw Gerrera, eskiden asiler adına mücadele eden ancak şimdilerde asilerden bağımsız kendi savaşını veren bir fanatiktir. Bir tarafta imparatorluk gizli mesajın peşindeyken diğer tarafta asiler de Saw Gerrera'yı aramaktadır. Saw Gerrera'yı bulmak için asiler Jyn'i kullanmak istemektedir. Saw Gerrera'yı bulma görevi ise Cassian Andor'a ( Diego Luna ) verilmiştir. İşte böyle bir ortamda Saw Gerrera, Jyn ve Cassian'ın yolu kesişir. Babasından gelen mesajı dinleyen Jyn, tüm galaksiyi bekleyen tehlikeyi asilere iletir. Asiler, bu mesajın bir tuzak olduğunu düşünerek Jyn'e destek olmaya pek yanaşmazlar. Ancak Jyn ve kendisine inanan bir grup insan, babasının mesajında belirtmiş olduğu imkansız görevi yerine getirmeye gönüllü olur. Görev, İmparatorluğun merkezi diyebileceğimiz Scarif'te tutulan, Deathstar'ın planlarını çalmaktır.
Neyse lafı fazla uzattım. Kısaca filmin konusundan bahsedeyim. Tüm galaksiye hükmetmek isteyen İmparatorluk, bu zamana kadar görülmemiş bir plan üzerinde çalışmaktadır. Bu planın kilit noktasında ise elini ayağını işten güçten çekmiş, karısı ve kızı ile gözlerden uzak, mutlu bir hayat yaşamakta olan mühendis Galen Erso ( Mads Mikkelsen ) durmaktadır. Ancak İmparatorluk kararlıdır ve Galen Erso, kendileri için çalışmak zorundadır. Galen, karısının ölümüne engel olamasa da kızını kurtarmış ancak kendisi İmparatorluk adına bir kez daha çalışmak zorunda kalmıştır. Aradan yıllar geçer ve İmparatorluğun ölümcül silahı tamamlanmak üzeredir. Bu arada Galen Erso, bir pilot aracılığı ile kızı Jyn'i ( Felicity Jones ) büyüten eski dostu Saw Gerrera'ya ( Forest Whitaker ) gizli bir mesaj iletir. Saw Gerrera, eskiden asiler adına mücadele eden ancak şimdilerde asilerden bağımsız kendi savaşını veren bir fanatiktir. Bir tarafta imparatorluk gizli mesajın peşindeyken diğer tarafta asiler de Saw Gerrera'yı aramaktadır. Saw Gerrera'yı bulmak için asiler Jyn'i kullanmak istemektedir. Saw Gerrera'yı bulma görevi ise Cassian Andor'a ( Diego Luna ) verilmiştir. İşte böyle bir ortamda Saw Gerrera, Jyn ve Cassian'ın yolu kesişir. Babasından gelen mesajı dinleyen Jyn, tüm galaksiyi bekleyen tehlikeyi asilere iletir. Asiler, bu mesajın bir tuzak olduğunu düşünerek Jyn'e destek olmaya pek yanaşmazlar. Ancak Jyn ve kendisine inanan bir grup insan, babasının mesajında belirtmiş olduğu imkansız görevi yerine getirmeye gönüllü olur. Görev, İmparatorluğun merkezi diyebileceğimiz Scarif'te tutulan, Deathstar'ın planlarını çalmaktır.
Ara dönem filmlerinin ilki olarak lanse edilen "Rogue One: A Star Wars Story" filminin, ana Star Wars hikayesine taş çıkartacak bir hikayeye sahip olduğunu söylersem fazla abartmış olmam herhalde. Zira ortada çok başarılı bir şekilde kurgulanmış, ana hikayeye mükemmel şekilde bağlanan, orijinal üçlemenin ruhunu taşıyan bir hikaye var. Bir taraftan Deathstar'ı yapan Galen Erso'nun içine düştüğü çıkmaz hüzünlü bir şekilde anlatılırken diğer tarafta kızı Jyn'in tüm Star Wars evrenini etkileyecek hikayesi anlatılmakta. Kısacası filmin hikayesi ve senaryosu üzerinde muazzam bir çalışma yapıldığı aşikar.
Filmi bu kadar beğenmemdeki bir diğer unsur ise kesinlikle akıllıca düşünülmüş karakterleridir. Jyn ve Cassian Andor, ana karakterler olarak ön plana çıksalar da filmde yer alan her bir karakter, filme ayrı bir hava katmıştır düşüncesindeyim. Özellikle filmin eğlence görevini üstlenmiş olan yeniden programlanmış İmparatorluk droidi K-2SO, gözleri görmeyen jedi tadında bir karakter olan Chirrut Îmwe ve yakın dostu Baze Malbus, Forest Whitaker tarafından canlandırılan Saw Gerrera, Galen Erso, kaçak pilot Bodhi Rook, Deathstar'ın yapımından sorumlu General Merrick, Grand Moff Tarkin ve tabi ki Darth Vader. Her ne kadar Darth Vader çok kısa bir süre görünüyor olsa da yer aldığı sahneler gayet yeterli diyebilirim. Ancak ne olursa olsun burada arslan payını Felicity Jones tarafından canlandırılan Jyn karakterine vermek gerekir düşüncesindeyim. Serinin yedinci filmi ile tanıştığımız Rey'i anımsatan Jyn'in özenle yaratıldığını ve filmi farklı bir seviyeye taşıdığını belirtmek isterim.
Lafın kısası Star Wars ruhunu yakalamayı başarmış bu filmi mutlaka izlemenizi tavsiye ederim. Sonuç olarak "HER İSYAN GÜCÜNÜ UMUTTAN ALIR"
0 yorum :
Yorum Gönder